Mistik kedi hikayeleri - özellikle Mısır kedisi - binlerce yıldır ortalıkta dolaşıyor. Orta Doğu'da bu kedigiller şans ve koruma ile ilişkilendirildikleri için çok fazla görünürlük kazandılar. Mısır kedilerine nasıl saygı duyulduğunu hiç duydunuz mu? Kedilere olan tüm bu sevgi, eski Mısırlıların kedilerin kedi zehiri istilasıyla savaşmaya yardımcı olabileceğini fark etmeleriyle başladı.Kemirgenler, tahıl ve hububat ürünlerini yok eden ve nüfusa hastalık yayan zararlılar olarak görülüyordu.

Bu yüzden Mısır halkı kedigilleri aile üyeleri olarak benimsemeye başladı ve kısa süre sonra onları gerçek tanrılar olarak görmeye başladı. Daha fazlasını öğrenmek ister misiniz? Home Paws bu hikayeyi çözdü ve kediler, antik Mısır, ırklar ve diğer merak edilenler hakkında tüm bilgileri bir araya getirdi. Aşağıya bir göz atın!

Mısır kedilerine birçok nedenden dolayı saygı duyulurdu

Tarihte kedilerle ilgili yadsınamaz bir gerçek var: Eski Mısır onlara ilah olarak tapıyordu. Mısırlılar kedigillerin büyülü varlıklar olduğuna ve bakıcılarına iyi şans getirebileceğine inanıyordu. Mısır kraliyet ailesi kedileri ödüllerle besliyor ve onlara ailenin kendi mücevherlerini giydiriyordu.

Kediler öldüğünde, tıpkı dönemin insanları gibi mumyalanırlardı. Öyle bir hayranlık vardı ki, hayvanların koruyucuları yas göstergesi olarak kaşlarını tıraş eder ve yeniden çıkana kadar kedinin ölümünün yasını tutarlardı.

Ayrıca kedigillerin dönemin çeşitli sanat eserlerinde, heykellerinde, resimlerinde ve yazılarında yer aldığını gözlemlemek mümkündür. Mısır'ın kedisi o kadar özel bir hayvandı ki, onları öldürenler kaza durumlarında bile ölüm cezasına çarptırılıyordu. Mısır halkının bu kültürel özelliği onlara tarihi bir yenilgiye mal oldu ve bu da düşmanlarının Mısır iç savaşında kedi tapınmasını bir taktik olarak kullanmasına neden oldu.Mısır.

MÖ 600 yıllarında Pers komutan Cambyses II, ordusuna kedileri askerlerin önünde kalkan olarak kullanarak Mısır piramitlerine saldırmalarını emretti. Sonuç olarak Mısır İmparatorluğu kutsal hayvanlara zarar vermemek için direniş göstermedi.

Kleopatra'nın kedisi kedigillerin popülaritesini daha da artırdı

Kleopatra'nın kedisinin Mısır Mau cinsi bir kedi olduğuna inanılır. Kedinin hükümdara her yerde eşlik ettiği ve kısa sürede çok popüler olduğu söylenir. Bilmeyenler için Mısır Mau, gümüş, bronz veya füme tonlarında benekli görünümlü kürkü nedeniyle iyi bilinir. Ayrıca arkadaş canlısı, dışa dönük ve oyuncu kişiliği ile de beğenilir.akıllı ve öğrenmesi kolay.

Eski Mısırlıların kedi tanrıçası kimdi?

Mısır mitolojisinde birçok tanrı kendilerini çeşitli hayvanlara dönüştürme gücüne sahipti. Ancak sadece tanrıça Bastet kediye dönüşebiliyordu. Bugün eski Mısırlıların kedi tanrıçası olarak bilinen Bastet, doğurganlığı, zevki, müziği, dansı ve evcilliği temsil ediyor. Kedigil tanrı, eski Mısırlıların kedilere olan hayranlığında kesinlikle bir rol oynuyor.

Tanrıça sürekli olarak kedi başlı bir kadın olarak temsil edilirdi, ancak diğer durumlarda Mısır kedisi insan özellikleri olmadan da görülebilirdi. Tanrıçaya tapınmak için Mısır halkı, genellikle sahiplerinin yanına gömülen mumyalanmış evcil kedilerden oluşan bir dizi mezarlık oluşturdu.

Mısır'da kedinin sembolizmi nedir?

Mısırlılar kedilerin sihirle donatılmış mistik yaratıklar olduğuna inanıyorlardı. Kedigillerin koruma getirdiğine ve aile için iyi şans getirdiğine inanıyorlardı. Bu nedenle kedileri kutsal hayvanlar olarak görüyorlardı - ve bu kara kediler için bile geçerliydi.

Kısa bir süre önce sosyal medyada viral olan bir haberde, kullanıcılar evcil hayvanlarını eski Mısır'a atıfta bulunan bir fon müziği eşliğinde kaydettiler. İşin en komik yanı ise, sanki bir "anıyı" tetikliyormuş gibi müziği tanıyormuş gibi görünen evcil hayvanların tepkilerini gözlemlemekti:

@beatrizriutooo to c fear véi #fypシ ♬ original sound

Ancak kedigillere bu zamanlarda gerçekte ne olduğuna dair bilimsel bir kanıt olmadığını, aslında her şeyin bir internet şakasından ibaret olduğunu hatırlamakta fayda var.

Kedi: Mısır, modern evcil kedigillerin üremesine de katkıda bulundu

Tüm modern evcil kediler Doğu'nun vahşi kedilerinden türemiştir. Ancak, özellikle bir cinsin eski bir Mısır kedisinden türediği bilinmektedir. Mısır Mau cinsi, Mısır'dan getirilen iki kediden doğmuştur. Bu kedinin türü 1956 yılında geliştirilmiş ve 1968 yılında ıslah kurumları tarafından tanınmıştır. Ancak son melezlemelere rağmen, birçokİnsanlar, bu cinsin atasının eski Mısırlılar tarafından sevilen kediyle aynı olduğuna inanmaktadır. Bu nedenle, birçok insan Mısır Mau'sunu popüler adı olan "Kleopatra'nın kedisi" ile tanır.

Öte yandan, genellikle Mısır kedisi olarak adlandırılan Sphynx aslında bir Kanada kedisidir! Mısır sfenkslerine atıfta bulunan ismine rağmen, tüysüz kedi ırkı 1966 yılında Kanada'da bir yavru kedinin genetik bir mutasyon nedeniyle birkaç tüysüz yavru doğurmasıyla geliştirilmiştir.